YUKARI

Haberler

Eklenme Tarihi: 28 Ocak 2008

Suyun Yüzde 75’i Tuvalete Akıyor

  • TBMM Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Mustafa Öztürk, tuvalet rezervuarından tarla sulamaya kadar suyun tasarruflu kullanılması gerektiğini vurguladı ve “Aksi takdirde bugün elimizde kalan su kaynaklarını mumla ararız” dedi.
        

    25.01.2008 NTVMSNBC

    ANKARA - Öztürk, oluşturdukları “Küresel Isınmanın Etkileri ve Su Kaynaklarının Sürdürülebilir Yönetimi Araştırma Komisyonu”nun faaliyetlerini sürdürdüğünü belirterek “Hepsinden önemlisi, köklü bir çözüm olarak Türkiye’de Su Kanununu çıkarmak zorundayız. Böylece suyun bir otoritesi olur. Bu konuda da çalışmalar yapacağız” dedi. 

    Tuvalet rezervuarından tarla sulamaya kadar suyun tasarruflu kullanılması gerektiğini vurgulayan Öztürk, ev ya da işyerlerinde “denizde damla” gibi nitelendirilen kayıpların yılda binlerce ton suyun ziyan olmasına yol açtığını vurguladı.

    Suyun Yüzde 75'i Tuvalete Akıyor

    Öztürk “Örneğin, banyo ve tuvalette tüketilen su, evde tüketilen toplam suyun yüzde 75’ini oluşturuyor. Bir tuvalet rezervuarının su depolama kapasitesi 16 litre civarında. 4 kişilik bir aile sadece sifonu çekerek ayda yaklaşık 7 ton su tüketiyor. Oysa, yapılacak teknik bir ayarlamayla rezervuardan sifonu her çekişte akıtılan su miktarı azaltılabilir.

    Hem muslukların hem de rezervuarların su sızdırması halinde ise bir evde ya da işyerinde yılda yaklaşık 13 bin tonluk su kaybı söz konusu oluyor. Bunun için su kaçaklarını önleyecek tarzda rezervuar ve musluk kullanmak gerekir. Yine duş yapma işini 5-6 dakika ile sınırlandırırsak, her duş başına 55 litre su tasarrufu sağlamış oluruz. Ayrıca klasikler yerine düşük akımlı duş başlıkları kullanılabilir. Diş fırçalamak için ise ortalama 3 dakika yeterliyken, fırçalama işi bitinceye kadar musluğu açık bırakmanın anlamı yok. Bu yolla en az 15 litre suyu ziyan etmiş oluruz. Ancak, savurganca kullanılacak suyumuz yok” dedi.

    Öztürk, Almanya’da ve birçok Avrupa ülkesinde 70 litre olan günlük kişi başı su tüketiminin, Türkiye’de 200 litreyi bulduğunu belirtirken, “Biz su zengini değil, su fakiriyiz Tasarruf yapmazsak şu anda elimizde alan su kaynaklarını mumla ararız” dedi.

    Çiftçilere Uyarı

    Öztürk, çiftçilere de uyarılarda bulunarak, “vahşi sistem” olarak adlandırılan salma sulamanın artık tarihe karışması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

    “Geleneksel yöntemler, sulama suyu ziyan etmekle kalmayıp topraktaki yararlı minerallerin de suyla birlikte yok olmasına yol açıyor. Bu da birim alandan elde edilen ürün miktarını ve kaliteyi olumsuz etkiliyor. Bunun için hükümetimiz, gerek Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, gerekse bankalar kanalıyla damla sulama sistemine önemli teşvikler sağlıyor. Bu teşviklerden her çiftçimiz istifade etmeli.”

    Sanayicilere

    Komisyon Başkanı Öztürk, su tasarrufunda en önemli unsurlardan birisinin de arıtma olduğunu, kullanılan suyun arıtılarak değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, bu konuda da sanayicilere de görev düştüğünü bildirdi.

    Öztürk, yaptıkları bir hesaplamaya göre, Türkiye genelinde su arıtma tesislerinin kurulabilmesi ve arıtma işinin tamamen çözümlenebilmesi için 30 milyar Avroluk kaynağa ihtiyaç duyulduğunu ifade ederek, “Hepsinden önemlisi, köklü bir çözüm olarak Türkiye’de Su Kanununu çıkarmak zorundayız. Böylece suyun bir otoritesi olur. Bu konuda da çalışmalar yapacağız” dedi.

    http://www.ntvmsnbc.com/news/432902.asp    

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu