YUKARI

Haberler

Eklenme Tarihi: 08 Haziran 2011

Bafa Gölü, kirlilikten yeşile döndü

  • 07 Haziran 2011 Radikal

    Ege Bölgesi'nin en büyük gölü olan Bafa Gölü'nün yüzeyi yeterli temiz su gelmediği peltemsi bir görünüm aldı

    Aydın’ın Söke ile Muğla’nın Milas İlçesi’ni birbirine bağlayan karayolunun yanındaki Bafa Gölü’nün yeşil boya dökülmüş gibi bir görünüme bürünmesi üzerine köylüler durumu Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği’ne (EKODOSD) bildirdi. Bunun üzerine EKODOSD üyesi bir ekip gölde inceleme yaptı. Gölün bazı kısımlarında peltemsi, bazı kısımlarında ise akıcı yeşil renkli bir maddenin, göl yüzeyini yeşile çevirdiğini belirlendi. EKODOSD üyeleri, gölün çeşitli yerlerinden aldıkları su örneklerini laboratuvar analizleriyle, türsel ayrımlarının yapılması için Sülayman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi’ne gönderdi.

    EKODOSD Bilim Danışmanı, SDÜ Eğirdir Su ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Erol Kesici, Bafa Gölü’nde biyolojik kirliliğin en üst düzeyde olduğunu söyledi. Gölün yüzey kısmını mavi-yeşil algler (cyanophyteae), dip yapısını yeşil alglerin (chlorophyta) kapladığına dikkat çeken Yrd.Doç.Dr. Kesici, "microsistit sp. ve aphanizomenon sp. türler göldeki yeşil renge neden olmaktadır. Gölün iç kısmı pelteleşmiş makroskobik alglerle kaplı. Bu tür oluşumlar Bafa Gölü gibi tatlı ve tuzlu su girişi dengesiz olan göllerde kirlilikle birlikte üst seviyeye çıkar. Göle verilen sularda da nitrat ve fosfat gibi besleyici tuzların çok olması, bilhassa yaz aylarında Bafa Gölü’nde alg artışını tetiklemekte. Bu tabakalaşmada su sıcaklığıyla birlikte, ışık alglerin çoğalmasını hızlandırmakta. Görünen manzarada azot ve fosfor gibi tuzların göl içerisinde, bu bölgelerde homojen dağılımı, gölün bu kesimlerinde alg patlamasına neden olmakta. Suları kirletilmiş olan göllerde bu durum söz konusu. Gölün içerisinde aşırı oranda askıda katı madde bulunmakta. Bunun yanı sıra Bafa Gölü’nün dip çamuru organik karakterde" dedi.

    SİNEK VE KOKU ARTACAK
    Rüzgarla ve dalga hareketiyle kıyıya gelen bu canlılar nedeniyle, gölde bu yıl sivrisineğe benzer bazı yöre halkı tarafından ’gümül’ adı verilen sineklerin daha da çok artacağına dikkat çeken Yrd.Doç.Dr. Kesici, "Bu sinekle Bafa Gölü çevresinde rekrasyonel faaliyetleri büyük oranda olumsuz etkileyecek. Yani insanlar geceleri akşamları ışık yakamaz duruma gelecekler. Işık yaktıklarında çaylarını içemeyecekler, yemeklerini yiyemeyecekler. Sineğin dışında koku meydana gelecek. Tüm bunların nedeni, doğal bir göl olan Bafa Gölü’nün doğal yapısına yapılan müdahale ve kirlilikten kaynaklanmakta" diye konuştu.

    ÇÖZÜM GÖLE TEMİZ SU VERİLMESİNDE
    Yrd. Doç. Dr. Erol Kesici, Bafa Gölü’nün kurtarılmasının 1950-70 yılları arasında yapıldığı gibi göle temiz su verilmesiyle mümkün olabileceğini ileri sürdü. Kesici çözüm önerilerini, "Organik dip yapısının ve askıdaki katı maddelerin uzaklaştırılması, gölün iç ve dış yükler tarafından kirletilmemesi, doğal yapısında göle nasıl su giriyorsa, o sistemin tekrar sağlanması, temiz suyun verilip, göldeki biyolojik zenginliğin artırılması" olarak sıraladı.

    BALIKÇILAR ŞİKAYETÇİ
    EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü, göldeki bu durumundan en çok rahatsız olanların ise balıkçılar olduğunu söyledi. Sürücü, balıkçıların Menderes Nehri’nden verilen suyla birlikte bu görüntünün oluştuğunu iddia ettiğini belirterek, "Mağdur durumda olduklarını, ağlarını attıklarında tüm gözlerin bu maddelerle kaplandığını, balık avlayamadıklarını anlatıyorlar. Ağlarına takılan peltemsi maddelerle kaldıramadıklarından, kesmek zorunda kaldıklarını belirtiyorlar. Bafa kıyısında dolaştığımız köylerde ışığa çok sinek geldiğini, sabah olduğunda sinekleri küreklerle temizlendiğine tanık olduk" diye konuştu.(dha)

    Haberin detayına ulaşmak için tıklayınız

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu