YUKARI

Haberler

Eklenme Tarihi: 02 Eylül 2010

Çevreciler Tarkan Gibi: Burunlarını Soktular!

  • 01.09.2010 Radikal

    Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu'nun Allianoi'nin baraj suları altında kalmasına tepki gösteren Tarkan'a kızıp, “Bilmediği konuya burnunu sokmasın” demesinin ardından çevreciler, antik tedavi merkezinde nöbet tutmaya başladı

    Doğa Derneği üyeleri, Yortanlı Barajı’nın suları altında kalacak olan Allianoi antik tedavi merkezi girişinde, kendilerini zincirleyerek yağmur altında nöbet tutmaya başladı.

    İzmir’in Bergama İlçesi’nde Yortanlı Barajı’nın suları altında kalacak olan Allinoi’de, İzmir 2 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun kumla kapatılması kararının ardından çalışmaların başlaması üzerine, Doğa Derneği üyeleri eylem yaptı. Kendilerini Allinoi’deki kazılar sonucu ortaya çıkan sütunlara zincirlemek amacıyla sabahın erken saatlerinde Allianoi önüne gelen Doğa Derneği Başkanı Güven Eken, herhangi bir müdahale ile karşılaşmamak için Dernek üyelerinden Sinan Akçal ile kendini antik tedavi merkezini sınırlayan dikenli tellere zincirledi.

    Bölgedeki jandarma güçleri dernek üyelerinin kendilerini zincirle bağlamasını uzaktan izledi. Dernek üyeleri başlayan sağanak yağmura rağmen, basın açıklaması yapmak üzere İzmir’den gelen Allianoi Girişim Grubu üyelerini, demirlere zincirli olarak bekledi.

    Allianoi’nin sular altında kalmasını engellemek amacıyla eylem yaptıklarını söyleyen Doğa Derneği Başkanı Güven Eken, “Danıştay’ın defalarca Allianoi’nin çamur ya da başka bir maddeyle kapatılmasına karşı verdiği iptal kararlarına rağmen bir kez daha üzerinin kapatılmasına karar verildi. Çevre ve Orman Bakanlığı şu anda burada açık bir şekilde suç işliyor, mahkeme kararlarını ihlal ediyor. Yasadışı bir şekilde çok önemli tarihi kenti sular altında bırakmak istiyor. Biz buradaki çalışmalar Allianoi’yi göz göre göre kumlara gömme çalışmaları son bulana kadar buradan gitmeyeceğiz, zincirli olarak kalacağız. Burada hükümet ile Çevre ve Orman Bakanlığı açık bir şekilde suç işliyor. Nasıl şirket ya da vatandaş suç işlediğinde engelleniyorsa bunun da engellenmesi gerekiyor” diye konuştu.

    Bakana meydan okudu

    Öte yandan Allianoi’de 9 yıl boyunca bilimsel heyet başkanlığı yapan Trakya Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Yrd.Doç.Dr. Ahmet Yaraş, mega star Tarkan’ın Allianoi ile ilgili açıklamaları ardından konuşan Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu’nun açıklamalarına karşı çıktı.

    Bakan Eroğlu’nun, işin esas sahiplerinin konuşması gerektiğini söylediğini hatırlatan Yrd.Doç.Dr. Yaraş, şunları söyledi: “Sayın Bakan ‘İşin esas sorumluları konuşsun, sanatçılar konuşmasın’ demiş, esas sorumlu geldi, burada. Bu kazıyı başından sonuna kadar yapan kişi benim. Burası Dünya Uygarlık Mirası Listesi’ne girebilecek nitelikte bir yer ve içinde dünyanın en sağlam kalmış en büyük sıcak suyu olan ılıcasına sahip. 40 bin metrekarelik alanı kapsıyor ve bunun 9 bin metrekaresini sadece ılıca oluşturuyor. Bu açıdan dünyada başka bir örneği yok. Sayın Bakan başka bir örneğini bulursa ben bu meslekten ayrılırım, bu kadar net söylüyorum. Görevimden istifa eder bir daha da böyle bir şey konuşmam. Ama bildiğim için söylüyorum.”

    Alman yayınlatına bakın

    Allianoi üzerine yazılan 60 eser bulunduğunu belirten Yrd.Doç.Dr. Yaraş, Allianoi diye bir antik kent olmadığını söyleyen Bakan Eroğlu'na, Almanlar’ın ünlü Epigraf’ı Prof. Dr. Helmut Müller’in yayınlarını taramasını önerdi. Yrd.Doç.Dr. Ahmet Yaraş, şunları söyledi: “İstanbuler Mitteilungen adlı süreli yayında buradan bahsediliyor. Bunu ben söylemiyorum Almanlar söylüyor. Buranın Alilanoi olduğunu bütün delilleriyle ortaya koyuyor. Bunun üzerine artık buranın Allianoi olmadığını söylemesi abesle iştigal. Diyelim ki Allianoi değil, ‘Mallianoi’, bu kadar kültür varlığını nasıl yok edeceksiniz. İsmi değişik olsa bile burayı katletmek zorunda mısınız? Biz bir çözüm yolu bulunsun istiyoruz. Bunu 10 yıldan beri söylüyorum. Sonuçta burası bütün dünyanın gözünün önünde olan bir yer. Bu şeklide ben yaptım olduğu mantığı ile çözülmez. Bundan önceki iktidarlar da aynı şeyi yaptı. Sadece bu iktidar değil. Çözüm diyalog ile olsun bir çözüm yolu bulunması için insanlarla konuşulsun ama ‘ben yaparım üstünü de kumla ya da mille örterim’ diye hukuka arkadan dolanarak yapılmış olan şeyler gerçekten insanlıkla bağdaşmayan birşeydir. Net olarak söyleyeyim.” (dha)

    Haberin sayfasına ulaşmak için tıklayın

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu