İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Miktad Kadıoğlu, 2030 yılında Türkiye’de ortalama hava sıcaklıklarının kışın 2, yazın da 3 derece artmasının beklendiğini söyledi.
30 Temmuz 2007 - NTVMSNBC
İTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Miktad Kadıoğlu, 2030 yılında Türkiye’de ortalama hava sıcaklıklarının kışın 2, yazın da 3 derece artmasının beklendiğini söyledi. Türkiye’nin bu protokolü imzalamadığını anımsatan Kadıoğlu, “Türkiye bu protokolü niye imzalamadı hiç kimse anlamış değildir. Ama en azından uygulanması gerekiyor” diye konuştu.
İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Miktad Kadıoğlu, , Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsünce düzenlenen “Küresel Isınma ve İklim Değişikliği” konulu konferansta yaptığı konuşmada, dünyada yaşanan iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin azaltılması için hazırlanan Kyoto Protokolü’ne gelişmiş ülkelerin önem verdiğini söyledi.
Kyoto Protokolü’nün enerji verimliliğinin artırılması, tarımın desteklenmesi, küresel ısınmaya yol açan karbon ve metan gibi gazların kontrol altına alınması gibi başlıca konuları hedeflediğine dikkat çeken Kadıoğlu, “Türkiye’de bu konuda politika bile yok. Önce politika oluşturulmalı, halk bilgilendirilmeli, çarpık ve plansız yapılaşmanın önüne geçilmeli, su kayıpları engellenmeli, geleceğe yönelik planlar yapılmalı” dedi.
Dünya var olduğundan bu yana iklim değişiklikleri yaşandığını dile getiren Kadıoğlu, eskiden dünyanın 1 derece farklarla ısınıp soğurken canlıların da bu dengeye uyum sağladığını ifade etti.
Son 50 yıldaki ısınmanın insan faktöründen kaynaklandığını öne süren Prof. Dr. Kadıoğlu, şöyle konuştu:“Endüstrinin ve fabrikaların artması ile karbon ve metan gibi gazların oranı atmosferde artarak küresel ısınmaya neden olmaktadır. 2030 yılında Türkiye’de ortalama hava sıcaklıklarının kışın 2, yazın da 3 derece artması bekleniyor. Bu çok büyük bir rakam. Eskiden dünyada sıcaklığın 1 derece artması için 150 bin yıl geçmesi gerekiyordu, şimdi ise 20-30 yıl.
Sıcaklık artarken yağışlar azalmakta, yağışlar azaldığı için de toprak kurumaktadır. Kuruyan toprak canlıların yaşam dengesini bozuyor ve çölleşmeye neden oluyor. Çölleşme nedeniyle yakın dönemde orman yangınlarının artması, kıtlıklar, ani seller, deniz seviyelerinin yükselmesi beklenmektedir.”
http://www.ntvmsnbc.com/news/415350.asp
COP29, iklim krizine karşı verilen sözlerin ötesine geçip, bu taahhütlerin nasıl finanse ve için...
Kara Rapor 2024’e göre, Türkiye’de nüfusun %92’sinden fazlası Dünya Sağlık Örgütü standartlarının...
2040'a kadar sera gazı emisyonlarını %90 azaltmayı hedefleyen AB, iklim değişikliğiyle küresel öncü...
Erasmus AI, iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlamak amacıyla geliştirilen ve bu alanda ilk...
İklim dengesi için okyanus akıntısının çöküş riskini azaltmak adına karbon salımını azaltmalı,...
Japonya'nın en yüksek zirvesi Fuji Dağı, iklim değişikliğinin etkisiyle bu yıl karla kaplanmadan en...
Araştırmalara göre, 2023’te kara ekosistemleri neredeyse hiç karbon emmedi ve bu çöküş, küresel çok...
TSKB, depremden etkilenen firmaların yeşil yatırımlarını desteklemek...
TSKB, Hollanda merkezli bağımsız veri şirketi Equileap tarafından yer...
Çevre için 5 basit öneri
Çevreci yaklaşımlar sayesinde dünyanın daha iyi bir yer halini alması mümkün.
Daha iyi bir dünya için yapay zekâ
Çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakabilmek için teknolojiden nasıl yararlanırız?
Enerji Verimliliği
Enerji verimliliği projelerini destekleyerek dünyanın geleceğine yatırım yapıyoruz.
Kutup ayılarının nesli tükeniyor mu?
Kuzey Kutbu'nda deniz buzlarının hızla erimesi, kutup ayılarının neslinin 80 yıl içinde tükenmesine yol açabilir.
"cevreciyiz.com Türkiye’nin sürdürülebilir bankası TSKB tarafından desteklenmektedir. "
Copyright © 2013