Ata'nın Çiftliğini Yargı Üçüncü Kez Kurtardı

• 18.05.2009 Atlas

  Yalova'daki rant ısrarı yargıdan döndü. Danıştay 13'ncü Dairesi, Dubai sermayesinin yakından ilgilendiği Yalova'daki Atatürk Tarım İşletmesi'nin özelleştirilmesinin yürütmesini durdurdu. İşletme, Atatürk tarafından kurulmuş ve 1937 yılına kadar bizzat kendisi tarafından işletilmişti. 
   
  Yalova'da 700 futbol sahası büyüklüğündeki tarım alanının betonlaştırılması girişimine yargı freni. Danıştay 13'üncü Dairesi, Ziraat Mühendisleri Odası'nın (ZMO) açtığı davanın ardından Yalova'daki Atatürk Tarım İşletmesi'nin tasfiyesini öngören özelleştirmenin yürütmesini durdurdu. ZMO Genel Başkanı Dr. Gökhan Günaydın, kararla, Atatürk'ün kişisel bağışlarıyla kurulan ve 1937 yılına kadar bizzat Atatürk tarafından işletilen çiftliğin yabancı sermayenin kullanımına açılarak betonlaştırılmasının 'şimdilik' önüne geçildiğini açıkladı. Arazinin Arap sermayesine satılacağı yolundaki iddialar tepkilere neden olmuştu.

  Tarım arazisi için hukuk savaşı

  Yüksek Planlama Kurulu, 2005 yılında, TİGEM'e bağlı Yalova'daki Atatürk Tarım İşletmesi'nin tasfiyesine karar verdi. Ardından, Aralık 2006'da Bursa 2'nci İdare Mahkemesi kararı iptal etti. Bunun üzerine Başbakanlık mahkeme kararına itiraz etti ancak bu itiraz da Danıştay 10'uncu Dairesi tarafından reddedildi. Bu gelişmelerin ardından Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK), Ağustos 2008'de, işletmenin TİGEM'de kalması koşuluyla arazilerin bir yıl içinde özelleştirilmesine karar verdi.

  Günaydın: 'ÖYK, inanılmaz kararlara imza attı!
  
  ZMO Genel Başkanı Dr. Gökhan Günaydın, Danıştay kararıyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, 'Mahkeme kararında belirtilen; 'Anayasa hükümleri uyarınca davalı idarenin dava konusu yeri tasfiye etmek yerine toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek için gerekli önlemleri alması gerektiği' vurgulaması tam olarak anlaşılamamış olmalı ki, Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK), örneğinin tüm dünyada zor bulunacağına inanacağımız bir karara imza atmıştır' dedi.

  Tohumda dışa bağımlıyız

  ÖYK Kararınn açıkça 'hukuku dolanma' girişimi olduğunu belirten Günaydın, Özelleştirme Yüksek Kurulunu, daha önce verilen yargı kararlarının TİGEM'i koruyan hükümlerini delmek için işletme binasını bırakıp arazileri özelleştirmeye çalışmakla eleştirdi. Günaydın, Türkiye'nin sebze tohumluğunda % 90 oranında dışa bağımlıyken, sertifikalı tahıl tohumluğu gereksiniminin ancak % 25'i üretilebildiğini anımsatarak, yalnızca TİGEM'in işletme binasını değil, arazilerle birlikte üretme işlevini de korumaya çalıştıklarını belirtti.

  Yargı kararı hatırlatıldı

  Mahkeme kararında, sadece işletmesi TİGEM'e bırakılarak 15 parselde yer alan söz konusu taşınmazların satış yoluyla özelleştirilmesinin TİGEM işletmesini tümüyle işlevsiz kılacağına, üzerinde Atatürk Müzesi'nin de bulunduğu taşınmazların özelleştirme programına alınmasının ise 4046 sayılı kanunda yer alan özelleştirme ilkeleriyle bağdaşmadığına değinildiğini hatırlatan Günaydın, idareyi, tarım toprağını korumaya yönelik yargı karlarına saygılı olmaya ve tarım sektörünü geliştirme konusunda göreve davet etti.

  Haberin sayfasına ulaşmak için tıklayın