Yaşam İçin Gelecek İçin Alışkanlıklarınızı Terk Edin!

• TÜRÇEK Basın Duyurusu

  5 Haziran Çevre Günü’nde Türkiye Çevre Koruma ve Yeşillendirme Kurumu (TÜRÇEK) Dünyanın içinde bulunduğu ekolojik “kaos”u  bir kez daha hatırlatarak, herkesi gelecek için bir şeyleri değiştirmeye “alışkanlıklarını terk etmeye” davet ediyor. 

  Evet, bugün içinde yaşadığımız durum ancak “kaos” kelimesi ile tanımlanabilir. Tüm dünyada ekolojik dengeler altüst oldu, yeni ekosistemler gelişmeye başladı. Durdurulması imkansız “iklim değişikliği” gerçeği tüm canlı yaşamını, insanlığı tehdit eder bir hal aldı. Bugüne kadar hep “yarın çok geç olacak, şimdiden önlem almalıyız” diye yapılan uyarılar artık hükmünü yitirdi. Çünkü “yarın” artık bugün oldu! Artık zaman önlem alma zamanı değil, “alışkanlıkları terk etme zamanı”dır.

  Birleşmiş Milletler Çevre Programı (United Nations Environmental Programme – UNEP) tarafından 1974 yılından beri her yıl 5 Haziran’da kutlanan Dünya Çevre Günü’nün bu yıl ana temasını “Alışkanlıklarınızı Terk Edin” sloganı oluşturuyor. Bu tema ile özellikle sera etkisine neden olan CO2 gazı salımının azaltılması için bireysel önlemler ortaya konuyor. UNEP’in uluslararası ortamlarda yürüttüğü bu kampanyaların Türkiye’deki manevi sponsoru TÜRÇEK bu yıl herkesi güvenli ve sağlıklı bir çevre ve gelecek için bugüne kadarki alışkanlıkları terk etmeye, yeni alışkanlıklar edinmeye çağırıyor.

  Ülkemiz ve dünya gündemini meşgul eden birçok sorun içerisinde çevre sorunları artık büyük bir yer tutuyor. Aslında açlıktan, susuzluğa, savaşlardan küresel ısınmaya, nüfus artışından kentleşmeye, bugün yaşanan birçok sorun temelinde çevre ile ilgili. Bu sorunların kökeni 1850’li yıllardaki sanayi devrimine ve dünya nüfusunun ilk defa kez 1 milyarı geçtiği dönemden itibaren başlayan çevresel sömürü ve kaynakların bilinçsizce tüketilmesi alışkanlığına dayanıyor. Aşırı nüfus artışı, kaynakların bilinçsiz tüketimi, yanlış arazi kullanımı, hava kirliliği, suların kirlenmesi, göç, çarpık kentleşme gibi temel çevre sorunları hiç değişmeden ama artarak günümüze kadar geliyor. Gelinen bu noktada sadece bir veya birkaç ülkenin değil, tüm insanlığın sorumluluğu var. Suçu başkalarına atarak çözüme yönelik kalıcı adımlar atabilmemiz mümkün değil. Bugün çözüm için, sağlıklı bir çevre için hepimizin harekete geçmesi gerekiyor.

  Neleri terk edeceğiz?

  TÜRÇEK Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Barbaros Gönençgil yaptığı açıklamada neleri terk etmemiz gerektiğini şu cümlelerle ifade ediyor: “Bugün hem Türkiye’de hem dünyada en fazla CO2 salımına neden olan sektör enerji sektörüdür. Özellikle enerji üretmek için kullanılan fosil yakıtlardan ortaya çıkan CO2 dahil tüm sera gazlarının atmosferimizde birikerek doğal iklim değişikliğinin şiddetini daha da arttırmaktadır. Öyleyse bizler öncelikle enerji kullanımıyla ilgili tüm alışkanlıklarımızı terk ederek, çevreye daha duyarlı bir kullanıma dönersek, enerji üretiminden ortaya çıkan sera gazlarının salımını azaltmış olacağız.”

  “Yapılan araştırmalar evlerimizde kullandığımız elektrikli ev aletlerinden, şehir içi ya da şehirlerarası ulaşıma kadar birçok alanda enerjiyi boşa harcadığımızı gösteriyor. Dolayısıyla atmosfere daha fazla sera gazı saldığımız gibi, enerji için de daha fazla para ödüyoruz. Tam dolu olmadan çalıştırdığımız çamaşır ya da bulaşık makineleri, bekleme komutunda bıraktığımız TV ya da bilgisayarlarımız, değiştirmediğimiz akkor ampullerimiz, banyo vb. yerlerde fazladan harcadığımız her damla su, gereksiz harcanan enerji ve atmosfere daha fazla verilen CO2 anlamına geliyor. Yapılması gereken, bugüne kadar sahip olduğumuz alışkanlıkları terk ederek kaynaklarımızı rasyonel kullanmaktır. Değiştireceğimiz her ampul, tam dolu olarak kullanacağımız her yardımcı ev aleti, bekleme komutunda bırakmayacağımız her TV, bilgisayar, ulaşımda seçeceğimiz her toplu taşım aracı havaya verilen CO2 içindeki payımızı azaltıyor.  Üstelik bugün bunları yaşam konforumuzu büyük ölçüde değiştirmeden de yapmak mümkün. Resmi rakamlara göre 12 milyonluk İstanbul’da alınacak bu çeşit küçük bireysel önlemlerle yine İstanbul’da havaya verilen yıllık CO2 miktarını % 15 azaltmak mümkün olabilir. Böylece bireysel çabalarla yaratılan değişiklik, toplamda büyük bir değere dönüşebilir; tıpkı “kelebek etkisi”nde olduğu gibi.”

  Doç Dr. Barbaros Gönençgil yaptığı konuşmasında ayrıca, bugüne kadar sorunu ve çözümü sürekli başkalarında aramamızın hatalı olduğunu artık kendimize dönüp bakmamızın zamanının geldiğini vurguluyor. Önemli olan çevreciliği çöp toplama aktivitelerinden, şiir okuma yarışmalarından, senede bir defa kutlanan festival etkinliklerinden çıkarıp bir yaşam felsefesi haline getirmek.

  Gelecek için, çevre için, alışkanlıklarımızı terk edelim, hemen şimdi!

  www.turcek.org.tr