YUKARI

Haberler

Eklenme Tarihi: 04 Haziran 2008

Kyoto Hayatımızda Neleri Değiştirecek?

  • Türkiye’nin Kyoto Protokolü’ün imzalaması yaşamımızı ne yönde etkileyecek? Bu soruyu, 2005 yılından bu yana iklim değişikliği alanında ulusal ve uluslararası düzeyde çalışmalar yapan Bölgesel Çevre Merkezi (REC), İklim Değişikliği Proje Yöneticisi Yunus Arıkan’a sorduk.

    Türkiye’nin Kyoto Protokolü’ün imzalaması yaşamımızı ne yönde etkileyecek? Bu soruyu, 2005 yılından bu yana iklim değişikliği alanında ulusal ve uluslararası düzeyde çalışmalar yapan Bölgesel Çevre Merkezi (REC), İklim Değişikliği Proje Yöneticisi Yunus Arıkan’a sorduk.

    03.06.2008 NTMSNBC

    Arıkan: “Kyoto Protokolü’nün hedefleri büyük olmakla birlikte kapsamı dar. Protokol kapsamındaki yükümlülükler EK-B listesindeki toplam 39 ülke için geçerli. Kyoto Protokolü’nün yükümlülük almamış ülkelerde gündelik hayata yansıması gerçekçi değil. Ancak protokol ,yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, ulaşımda toplu taşımacılık ve sürdürülebilir atık yönetimi gibi konularda tüm dünyada finans kaynağı oldu. Türkiye için de durum aynı.” diyor.

    Uluslararası bir kuruluş olan Bölgesel Çevre Merkezi Türkiye Ofisi'nin, İklim Değişikliği Proje Yöneticisi Yunus Arıkan Türkiye’nin önümüzdeki günlerde yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, ulaşımda toplu taşımacılık ve sürdürülebilir atık yönetimi gibi konularda önemli adımlar atacağını söylüyor. Arıkan bu konularda Türkiye’yi bekleyen süreçleri şöyle anlatıyor:

    Yenilenebilir enerji kaynakları

    Şu anda rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının Türkiye’de kullanımı yüzde birin altında. Bu süreçte bu sektörlerin çok büyük bir ilerleme kaydeceğini bekliyoruz. Bu konuda çok ileride olan Almanya bile Kyoto Protokolü düzenlemeleri sonucunda bu noktaya geldi.Türkiye Kyoto sürecindeki diğer ülkelerle arasındaki açığı çok hızlı kapatıyor. Türkiye dünyaya çok daha çabuk yetişecek. Dünya 2012 sonrasını bugün tartışıyor. 2012 den sonrasını doğru kurgulamak için bu camiaya katılmak önemliydi. Bu noktada büyük bir adım attık.

    Ulaşım

    Ulaşım en zor sektörlerden bir tanesi. Enerji konusunda  kömür gibi fosil yakıtların yerine konacak çok şey var, rüzgar enerjisi, güneş enerjisi gibi. Oysa ulaşımda petrolün yerine konacak yakıt yok gibi görünüyor. Bunun dışında Türkiye’de ulaşımın yüzde 95’inden fazlası karayolu ile yapılıyor. Sivil havacılık dört beş yılda arttı.Tüm bunlar karbondioksit salınımını olumsuz yönde etkiliyor. Ulaşımda, bireysel ulaşımdan, sivil havacılık gibi sektörlerden demiryolu, toplu ulaşım gibi alanlara geçişin gündeme gelmesi gerekiyor.

    Atık yönetimi

    Düzenli depolama, son üç dört yılda yaygınlaştırdı. AB uyum süreciyle yatırımlar yapıldı. Yeni gelişen sektör, atıkların enerji elde etmek için kullanılması olacak. Metan atıklarının toplanması ve yakılarak elektrik üretilmesi gibi teknolojiler var. Bunların tüm Türkiye’deki atık alanlarda uygulanması gerekiyor.

    REC Türkiye'nin açıklaması

    REC Türkiye ise Türkiye’nin Kyoto süreci ile ilgili bir açıklama yaptı.  Açıklamada REC Türkiye,2005 yılında Belarus’un Kyoto Protokolü’ne katılması sürecinde izlenen yolu dikkatli bir şekilde analiz ederek, Türkiye’nin de ulusal çıkarlarına uygun şekilde Kyoto Protokolü’ne katılabileceğine dair bir strateji geliştirdiklerini söylüyor. Bu strateji doğrultusunda ulusal ve uluslararası düzeyde lobi çalışmaları yapan REC Türkiye bugün Türkiye’nin Kyoto sürecinde geldiği noktayı şöyle değerlendiriyor:  “REC Türkiye, Türkiye’nin Kyoto Protokolü’ne katılması yönünde ilgili kamu kurumları tarafından alınan bu kararın son derece olumlu ve önemli olduğunu düşünüyor. TBMM Çevre Komisyonu’nun da konu hakkındaki olumlu ve etkin tutumunu dikkate alındığında, söz konusu kararın, TBMM tarafından da olumlu karşılanacağına inanıyor. Çünkü bugün atılan bu adım, bugünümüzden ziyade, gelecek onyıllarımızın daha sürdürülebilir bir yolda kurgulanmasını sağlamaya yönelik bir çaba ve bu nedenle ulusal bir yaklaşımla ele alınmasını gerektiriyor. REC Türkiye Direktörü Dr. Sibel Sezer ERALP ise ; “REC Türkiye olarak, bağımsız, tarafsız, kar amacı gütmeyen uluslararası kuruluş kimliğimizle, bugüne kadar çeşitli paydaşlara geliştirdiğimiz ortaklıkların sonucunda ortaya çıkan başarılı ve verimli çıktılara dayanarak, iklim değişikliği alanında ulusal ve uluslararası süreçlerdeki etkinliğimizin, önümüzdeki dönemde de artarak devam edeceğini belirtmekten mutluluk duyuyoruz” diyor.

    http://dogalhayat.ntvmsnbc.com/news.aspx?newsID=248

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu