YUKARI

Haberler

Eklenme Tarihi: 13 Mayıs 2008

Van Gölü Yardım Bekliyor

  • Avrupa'nın beşinci büyük gölü olan Van Gölü göz göre göre ölüyor. Acil önlem alınmazsa 10-15 yıl içinde bataklığa dönüşecek.

    10.05.2008 Radikal

     VAN - "Van Denizi’nde yüzüyoruz biz. He valla burası çok önemli, deniz olmasa yüzemeyiz..” Çocuklar Van Gölü'nün kendileri için önemini böyle anlatıyor. Gölün herkes için ayrı bir önemi var. Kiminin ekmek teknesi kiminin kentte nefes alabildiği tek yer. Hepsinden öte Van Gölü Avrupa’nın beşinci büyük gölü. Dünyada inci kefalinin yetiştiği tek su, bölgenin turizm merkezi ve bir doğa harikası. Vanlılar ‘deniz’ dedikleri Van Gölü olmadan şehri düşünemiyor. Ancak kentin öznesi olan Van Gölü böyle giderse 15 yıl içinde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Gölün sahillerinin yüzde 40’ı kirlilikten kullanılmaz halde. İnci Kefal’in ise soyu tükenmek üzere.

    Göz alabildiğine bir mavi. Mavilerin etrafında heybetli dağlar yükseliyor. Artos dağının karlı tepeleri mavinin ihtişamını daha da artırıyor. Göl kapladığı yaklaşık 4 bin kilometrelik alanla Vanlıların dediği gibi daha çok denize benziyor. Doğu Anadolu’nun sert coğrafyasına ılıman bir iklim katan ‘Van Denizi’nin kıyıları giderek çöp yığınına dönüyor.

    25 bin ton kefal 15 bin tona düştü

    Kanalizasyon atıkları, göl çevresindeki yerleşim yerlerinin,tesislerinin foseptik çukurlarının göle sızması, şehir içinden gelen derelerin katı ve sıvı atık taşıması, fabrikaların atık suları, göl kenarında yün yıkanması… Artık gölün her kumsalından denize girilemiyor. Kumsalların yüzde 40’ı kirlilik nedeniyle kullanılamaz durumda. Altı yıl önce gölden 25 bin ton inci kefali çıkarken, bu rakam bugün 15 bine indi. Türkiye Deniz Temiz Derneği (TURMEPA) Van Denizi’ni yok olmaya götürecek bu tabloyu değiştirmek için harekete geçti.

    Hopa’dan İskenderun’a kadar uzanan 8 bin 333 kilometrelik kıyıları yaşatma çalışmaları yapan TURMEPA, Van Gölü’nü de kurtaracak. Göldeki kirliliğe dikkat çekmek, çocukları ve gençleri bilinçlendirmek için bir dizi etkinlik yapan TURMEPA önceki gün de ‘Van Denizi Kıyı Temizliği’ günü gerçekleştirerek çalışmalara başladı. TURMEPA Yönetim Kurulu Başkanı Eşref Cerrahoğlu, Van Denizi’nde yük vagonları taşıyan feribotlar, balıkçı ve turizm teknesi olarak 125 teknenin seyir ettiğini anlatarak gölün geleceğiyle ilgili tehlikeye dikkat çekiyor: “Uzmanların raporlarına göre 10-15 yıl sonra artık Van Denizi’nin özel balığı inci kefalinin soyu tükenecek. Van gölü yüzülen bir su değil, bir kirlilik kaynağı olacak. Bölgede çok önemli tarihi, turistik ve ekolojik zenginlik yaratan göl acil önlemlerle kurtarılabilir. Bu yüzden kıyı şeritlerimizin yanı sıra Van Gölü’nü de kapsamımız altına aldık.”

    Gölün temizliği için bilinç aşılamaya çalışan TURMEPA, iki yıldır kıyı şeritlerindeki ilköğretim okulu öğrencilerine verdiği ‘denizlerin korunması’yla ilgili eğitimi Vanlı öğrencilere de verdi. ‘Sınırsız Mavi’ projesiyle 105 bin Vanlı öğrenci bilinçlendirildi.

    ‘Küçükken denizi gördüm, şaşırdım’

    Vanlılar da ‘deniz’lerinin yaşadığı bu değişimden rahatsız. Onlar için Van’ı denizsiz düşünmek imkansız. Kentin öznesi adeta Van Denizi: “Van, deniz kenarına çok yakışıyor” diyorlar. Lise öğrencisi Aslı Çakar, Van Denizi’nin etrafındaki evlerden birinde oturuyor. ‘Burası Van’ın bir eseri’ diyen Çakar, şöyle konuşuyor: ”Günümüzün yarısı burada, iskelede geçiyor. Ama insanlar iyi bakmıyor, kirletiyor. Lağım suları akıyor buraya.” 7. sınıf öğrencisi Polat Gültaç, “Deniz büyük ya, insanlar nasılsa bu kadardan bir şey olmaz diye çöp atıyor. Ben çok küçükken Van Deniz’ini gördüm. Çok şaşırdım. Babama niye bu kadar büyük diye sormuştum. Burası Van’ın incisi ama önem vermiyorlar” diye konuşuyor.
    Van Denizi’nin yanındaki İskele Yatılı Bölge İlköğretim Okulu’nda teknisyen olan 56 yaşındaki Mehmet Şefik Ulutaş eskiden gölün pırıl pırıl olduğunu anlatırken ‘kendinden köpürür su, sabunlu gibi yani. Çamaşır bile yıkanırdı’ diye anlatırken bunun gölü kirlettiğinden habersiz artık çamaşır bile yıkanamadığından yakınıyor. Eskiden kumların da şifalı olduğunu, insanların kedini kuma gömüp ağırlarından kurtulduğunu söyleyen Ulutaş, kumlarında pislendiğini anlatıyor. 60 yaşındaki Yusuf Ece ise göl kenarını temizleyen torunlarının elinden tutmuş onları eve görürken, “Van Denizi, güzel bir sudur. O olmasa sıcaktan ölürüz” diyor. Van Denizi’nin kenarındaki ‘Hasan Dayı’nın Yeri’ balık restoranın sahibi Teoman Zantlı ise gölün ticari anlamda da çok önemli olduğunun altını çiziyor: “70 senedir buradayız. Burası Vanlıların sosyal yaşam yeri. Hafta sonları Van deniz kenarına boşalır. Bir de çöplerini toplasalar. Deniz olmasa buradan ekmek çıkmak size.”

    Nasıl kurtulur?

    Acil önlemler ve bilinçlendirme çalışmalarının yanında Van Denizi’nin kurtulması için maliyet isteyen önlemlerde alınmalı. Örneğin Tatvan, Ahlat, Erciş, Adilcevaz ve Gevaş ilçelerinin kanalizasyon atıklarını arıtacak arıtma tesislerinin inşa edilmesi gerekiyor. Şehir içlerinden geçen derelerin ıslah edilmeli. Göl çevresinde nitrat deposuna dönüşen bataklıklar ıslah etek gerekiyor.Göle toprak kaymasını engellemek için de kıyıyı ağaçlandırması gerekiyor.

    http://www.radikal.com.tr/Default.aspx?aType=Detay&ArticleID=876965&Date=13.05.2008&CategoryID=85

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu