Agorafobik Baykuş Gandalf

• Baykuşlar asil, ciddi, güçlü ve iddialı duruşlarıyla tanınırlar fakat onların da zayıf yanları olabiliyor.

  Sadece ay ışığının aydınlattığı karanlık bir gecede ormanda yürürken, arkamızdaki ağaçların arasından gelen hışırtıyla ürpeririz. Dönüp baktığımızda gözlerini bize dikmiş büyük gri baykuşla göz göze geliriz. Biraz korkutucu bir deneyim olabilir ama siz yine de korkmayın çünkü büyük gri baykuşun korktuğu bir şeyler de var. Mesela, açık hava.
  
  
  Gandalf’la tanışın. Kendisi bir baykuş. Cinsi, Büyük Gri Baykuş. Liverpool’da yaşıyor. Buraya kadar her şey normal görünüyor fakat Gandalf’ın minik bir sorunu var. Kendisi açık havadan pek hoşlanmıyor. Daha doğrusu açık havada uçamıyor. Uçmakla alakalı bir sorunu yok, onun derdi dışarısıyla. Nasıl desek… Gandalf, agorafobik. Yani açık alanda bulunmaktan korkuyor.
  
  
  Neyse ki Gandalf, onu seven insanlarla beraber yaşıyor. Kendisinin bu sorununa çözüm bulmak isteyen sahipleri, Gandalf’a özel bir kulübe tahsis ediyorlar. (Aslında yapının mantığı kafes ama Gandalf’ın durumu düşünülünce, kafes çok da kötü bir fikir gibi gelmiyor.) Taşınma esnasında geçici olarak kulübeye yerleştirilen Gandalf, bir daha açık havaya çıkmak istemeyince, hayatına kırmızı tuğladan kulübesinde devam ediyor.
  
  
  Fotoğrafçı Janet Southard’a göre Gandalf gününün büyük kısmını camda oturup diğer kuşları izleyerek geçiyor.
  
  
  Sevimli baykuş Gandalf’ın hikayesi hakkında daha fazla bilgi almak isterseniz, buraya tıklayabilirsiniz.