YUKARI

İklim Değişikliği

Eklenme Tarihi: 25 Kasım 2024

COP29’un ardından

  • COP29’da kabul edilen Bakü Finans Hedefi ve diğer anlaşmalar, küresel iklim finansmanı ve iş birliği çerçevesinde tarihi bir dönüm noktası olarak öne çıktı.


    Azerbaycan’ın Bakü kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29’uncu Taraflar Konferansı COP29’un en önemli çıktısı olan Bakü Finans Hedefi (BFG), gelişmekte olan ülkeler için yıllık en az 300 milyar dolar temel iklim finansmanı taahhüdüyle dikkat çekti. Bu miktarın 2035 yılına kadar yıllık 1.3 trilyon dolara çıkarılması hedefleniyor. Ancak bu tutar, kesin bir taahhüt olarak değil, gelişmiş ülkelerin liderliğinde gerçekleşmesi beklenen bir hedef olarak değerlendiriliyor.
    Gelişmekte olan ülkeler, 2030 yılına kadar yıllık 1.3 trilyon dolarlık kesin bir finansman talep etmişti. Ancak müzakere sonuç metninde bu talep karşılanmadı ve yıllık minimum 300 milyar dolar finansman üzerinde uzlaşı sağlandı. Gelişmekte olan ülkeler, bu miktarı ihtiyaçların çok altında bulurken, özellikle Hindistan ve Marshall Adaları gibi ülkeler bunu “yetersiz” ve “aşağılayıcı” bir uzlaşı olarak nitelendirdi. Afrika ülkeleri ise, gelişmiş ülkelerin iyi niyet eksikliğini eleştirerek taahhütlerin daha fazla hibe şeklinde verilmesi gerektiğini savundu.
    Bakü Finans Hedefi, 48 saatlik yoğun müzakerelerin ardından belirlenen ve mevcut yıllık 100 milyar dolarlık taahhüdün üç katına çıkarılan bir temel finansman miktarını içeriyor. Ancak bu hedef, gelişmekte olan ülkeler ve küçük ada devletleri gibi savunmasız gruplar için yeterli bulunmuyor. Fonların erişilebilirliği ve şeffaflığı gibi düzenlemeleri içermesine rağmen, gelişmekte olan ülkelerin iklim finansmanının ağırlıklı olarak hibe şeklinde verilmesi talebi metne dahil edilmedi.

    Karbon piyasalarında çığır açan gelişmeler
    Zirvede, BM tarafından desteklenen karbon piyasalarına ilişkin uzun süredir devam eden müzakereler sonuçlandı. Kabul edilen yeni kurallar, karbon kredilerinin şeffaflığını artırmayı ve bu piyasaların yıllık 1 trilyon dolarlık finansman yaratmasını hedefliyor. Bu gelişmeler, ulusal iklim planlarının uygulanma maliyetlerini yılda 250 milyar dolar azaltma potansiyeline sahip. Ancak karbon piyasalarının bütünlüğü ve etkinliği, önümüzdeki yıllarda uluslararası denetimlerin başarısına bağlı olacak.

    Kayıp ve Hasar Fonu: 2025’e hazırlık
    COP29’da Kayıp ve Hasar Fonu’nun 2025 itibarıyla fon dağıtımına hazır hale gelmesi için gerekli anlaşmalar sağlandı. Küçük ada devletleri ve en az gelişmiş ülkeler başta olmak üzere savunmasız grupların talepleri doğrultusunda hareket eden Azerbaycan COP29 Başkanlığı, fonun işleyişi için Dünya Bankası ve Filipinler ile anlaşmalar yaptı. Bu fon, şimdiye kadar 730 milyon dolar toplamış durumda ancak bu miktar, ihtiyaç duyulan destek için sadece bir başlangıç noktası olarak görülüyor.

    Su, sağlık ve cinsiyet eşitliği girişimleri öne çıktı
    Bakü’de, iklim değişikliğinin su kaynakları üzerindeki etkilerini ele almak amacıyla Su İçin İklim Eylemi Deklarasyonu 50’den fazla ülke tarafından kabul edildi. Bu deklarasyon, suyla ilgili uyum ve azaltım politikalarının ulusal iklim planlarına entegrasyonunu hedefliyor. Ayrıca COP29’un Cinsiyet Günü’nde, kadınların iklim değişikliğinden orantısız şekilde etkilendiği vurgulanarak, toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik finansmanın artırılması çağrısı yapıldı. Sağlık konusundaysa, COP29’da, iklim değişikliğinin sağlık üzerindeki etkilerini azaltmayı hedefleyen Sağlık ve İklim Eylemi Koalisyonu kuruldu. Dünya Sağlık Örgütü ve COP başkanlıkları tarafından desteklenen bu girişim, gelecekte sağlık sektörünün iklim mücadelesindeki rolünü artırmayı amaçlıyor.

    Eleştiriler ve beklentiler
    COP29, finansman hedeflerinde bazı ilerlemelere sahne olurken, fosil yakıtların aşamalı olarak kaldırılması gibi temel konularda somut bir eylem planı oluşturulamadı. Özellikle Suudi Arabistan gibi ülkeler, bu konuda ilerlemeyi engellemekle eleştirildi. Zirvede ayrıca gelişmiş ülkelerin Çin ve Körfez ülkelerinden daha fazla finansal destek talep etmesi tartışma yarattı. COP29’un başarısı, yalnızca kabul edilen taahhütlerin uygulanmasına bağlı olacak. BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, “Başarısızlık bir seçenek değildir” diyerek, önümüzdeki COP30’da daha iddialı adımlar atılması gerektiğini vurguladı.

    COP29’un ardından: Yeni döneme hazırlık
    COP29’da kabul edilen Bakü Finans Hedefi ve diğer anlaşmalar, küresel iklim finansmanı ve iş birliği çerçevesinde tarihi bir adım olarak kayda geçti. Ancak gelişmekte olan ülkelerin artan ihtiyaçları, küresel sıcaklık artışının 1.5 dereceyle sınırlandırılması hedefinin ne kadar zorlu olduğunu bir kez daha gösteriyor. İlerleyen yıllar, bu taahhütlerin uygulanabilirliğini ve gerçek etkilerini gösterecek. COP30’da ise dünya, Brezilya’da daha somut sonuçlar için yeniden bir araya gelecek.

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu