Türlerin korunması için üç kat fazla harcama yapılmalı

• Çin'deki BM Biyoçeşitlilik Konferansı'nda türlerin korunması için ‘Kunming Deklarasyonu’ imzalandı.

  Çin’in Kunming kentinde sanal olarak düzenlenen Birleşmiş Milletler Biyoçeşitlilik Konferansı'nda yüzden fazla ülke türlerin korunması için yeni bir deklarasyona imza attı. ‘Kunming Deklarasyonu’ adlı metne imza atan ülkeler, 2030 yılına kadar kara ve deniz alanlarının yüzde 30'unu koruma altına alma çağrısında bulundu. Politik açıdan önem taşıyan ancak bağlayıcılığı bulunmayan deklarasyona göre; imzacı ülkeler gelecek ilkbahara kadar bir çerçeve anlaşması hazırlanması konusunda mutabık kaldı. Anlaşma, ocak ayında başlayacak müzakereler sonucunda yine Kunming'de 25 Nisan-8 Mayıs tarihlerinde düzenlenecek konferansta imzalanacak. Paris İklim Sözleşmesi'ne benzetilen anlaşmanın devletler açısından daha az bağlayıcı olduğu belirtiliyor.
  
  30’da 30 hedefi var ama…
  Greenpeace'ten Li Şuo, Kunming Deklarasyonu'na ilişkin, “30'da 30 hedefi var ancak Pekin'in de bu hedefe ortak olup olmadığına dair bir işaret yok” yorumunu yaptı. Çin'de, topraklarının yaklaşık yüzde 18'ine denk gelen, 10 binden fazla tabiatı koruma alanı bulunuyor. Pekin merkezli Çin Biyoçeşitliliği Koruma ve Yeşil Kalkınma Vakfı'ndan Alice Hughes da; "Yüzde 24, yüzde 25'in makul olduğu görüşünde olan akademisyenler var ama yüzde 18'e bile ulaşmak iddialı iken yüzde 30 zor olacaktır" diye konuştu.
  
  Zengin ülkeler yeni bir fona karşı çıkıyor
  Çin konferansta ayrıca biyolojik çeşitliliğin korunması için 1.5 milyar yuan (201 milyon euro) kaynak ayırma sözü verdi. Bu paranın kalkınmakta olan ülkelerde tür çeşitliliğinin korunması için harcanacağı belirtiliyor. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping yaptığı açıklamada, "Çin, Kunming Fonu'nu oluşturarak biyolojik çeşitlilikte liderliği üstlenecek” dedi ve tüm katılımcılardan da benzer şekilde kaynak ayırmalarını istedi. Birleşmiş Milletler'in mayıs ayındaki raporuna göre türlerin yok olmasına karşı yapılan harcamaların bu on yıl içerisinde üç katına çıkartılması gerekiyor. Bazı zengin ülkeler ise yeni bir fon ayrılmasına karşı çıkıyor.