Okyanusların derinliklerinden gelen istatistikler

• Biyoçeşitlilik tehlike altında ve eğer ‘mavi ekonomi’ desteklenmezse geçimlerini okyanuslardan sağlayan çok sayıda insan açlık tehlikesi ile karşı karşıya kalacak. Gelin okyanuslarla ilgili çoğumuzun bilmediği gerçeklere göz atalım...

  • Okyanuslara yönelik en büyük tehdit, denize atılan plastikler ya da kirliliğin sadece yüzde 0.03'ünü oluşturan plastik pipetler değil, balık ağları.
  • Okyanusların sadece yüzde 5’i koruma alanlarından oluşuyor. Birçok ülke 2030 yılına kadar dünya okyanuslarının yüzde 30'unu korumayı taahhüt ediyor ancak araştırmalar, deniz koruma alanlarının yüzde 90'ının hâlâ balıkçılığa açık olduğunu gösteriyor.
  • Balık yemek ne yazık ki bir süre sonra zararlı hale gelebilir. Balıkların ağır metaller; cıva, dioksinler, plastik bileşikler, heksaklorobenzenler ve PCB'ler içerdiği ortaya kondu. Ne yazık ki balıklarda bulunan kirleticiler Omega-3 yağ asitlerinin yararlarından daha ağır basıyor.
  • Yedi deniz kaplumbağası türünden altısı balıkçılık nedeniyle tehdit altında veya tehlikede.
  • Tüm karbonun yüzde 93'ü okyanusta depolanıyor. Yükselen okyanus sıcaklıkları, okyanusun karbonu emme yeteneğini kaybetmesine neden oluyor. Okyanusların karbon depolama özelliğinin sadece yüzde 1'ini kaybetmesi, 97 milyon otomobilin emisyonlarını salmaya eşdeğer.
  • Her dakika bir çöp kamyonu kadar plastik denize atılıyor. Bu, halihazırda denizde yüzen 150 milyon tondan fazla plastik miktarının oluşma nedeni.
  • Bilim adamları, 2050 yılına kadar dünyadaki mercan resiflerinin yüzde 90'ının öleceğini tahmin ediyor
  • Son olarak, ticari balıkçı gemilerinin kullandığı yöntemler, balıktan daha fazlasını yok ediyor. Dip taraması gibi yöntemler okyanus tabanını yok ediyor.
  
  Kaynak: Earht.org