Ne Çok İşe Yarıyormuş Bu Solucanlar!

• Geçenlerde yolda yürürken bir baktım ki, yürüdüğüm kaldırım uzun ince kahverengi şeylerle dolu. Ne olduğunu merak ettim ve eğilerek yakından baktım. Bunlar toprak solucanıydı.

  Kimisi hareket ediyordu, kimisi kımıldamadan güneşleniyordu. Yolda yürüyenler fark etmedikleri için birkaç tanesi ezilmişti. Neden yolda bu kadar çok solucan olduğunu düşünürken, önce kış uykusundan yeni uyanmış oldukları ve ısınmak için güneşe ihtiyaçları duydukları aklıma geldi. Sonra bir önceki gün yağmur yağdığını hatırladım. Yağmur, solucanların topraktaki deliklerini suyla doldurmuş olmalıydı. Solucanlar da boğulmamak için taşa çıktılar. Ne kadar çok solucan varmış! Aslında bu çok güzel bir haber. Toprağın ne kadar verimli olduğunu gösteriyor. Solucanlar toprağın üstündeki kurumuş bitki parçalarını toprağın içine taşıyor ve yiyor. Çıkardığı dışkı toprağın verimliliğini arttırıyor. Ayrıca solucanlar toprağın altında gezindikçe, altta bir sürü boşluk oluşuyor. Bu boşluklar toprağın nefes almasını ve yağmur suyunun toprağın derin bölgelerine kadar ulaşmasını sağlıyor.
  
  
  
  
• 
  Yolda ezilmiş gördüğüm bir solucan hala hareket ediyordu. Çok önceden solucanların, uygun yerden ikiye bölündüklerinde başının olduğu bölgenin yaşamaya devam ettiğini okumuştum. Yani tıpkı kuyruğunu bırakan kertenkeleler gibi. Yolda bu kadar solucan görünce üzüldüm önce. İnsanlar yürürken hepsini ezecekler diye korktum. Aniden yolun üzerine bir saksağan kondu ve solucanların birini alıp gitti. Solucanların yola çıkması kuşların beslenmesini kolaylaştırmıştı. Bir baktım ki ağaçlarda bir sürü kuş var. Bir süre sonra başka bir saksağan yere kondu ve bir solucanı alıp gitti. Uçtuğu yeri takip ettiğimde solucanı başka bir saksağana verdiğini fark ettim. Herhalde diğer saksağanı kendisiyle bir aile kurmaya ikna etmek için hediye olarak bu solucanı götürmüştü. Diğer saksağan da solucanı hemen kabul etti.
  
  Başka bir saksağan kuşu yere indi. Bu kez ağzına solucan değil, ir dal parçası aldı. Yine kuşun nereye gittiğini takip ettim. Çok uzaklaşmadan bir ağacın üst dallarına kondu. Ağzındaki dalı, önceden yukarıya taşıdığı diğer küçük dal parçalarının arasına yerleştirdi. Bu saksağan çoktan aile kuracağı eşini seçmişti ve doğacak yavruları için yuva hazırlıyordu.
  
  Küçük saksağan yavruları yumurtadan çıkınca önce anne babalarının getirdiği solucanlarla beslenecekler ve sonra büyüyüp uçmaya başlayacaklar. Solucanlar, toprağı besleyerek hem bitkilerin, hem bu bitkilerden beslenen, hem de kendisinden beslenen canlıların büyümesini ve çoğalmasını sağlıyor.
  
  Solucanlarla beslenmekten zevk alan bir başka canlı türünün de balıklar olduğunu söylesem inanır mısınız? Yolda bulduğunuz birkaç ölü solucanı toplayıp akvaryumdaki balığınızı beslemeye ne dersiniz?