YUKARI

Duyurular

Eklenme Tarihi: 21 Ekim 2022

Havanın yükü ağır

  • Greenpeace Akdeniz’in ‘Türkiye’de Hava Kirliliği Yükü’ raporu, PM 2.5 kirleticisinin neden olduğu erken ölüm riskini ortaya koydu.

    Greenpeace Akdeniz’in ‘Türkiye’de Hava Kirliliği Yükü’ başlıklı raporu hava kirliliğinin ağır yükünü gözler önüne serdi. Rapor PM 2.5 kirleticisine uzun süreli maruz kalmanın yalnızca 2021 yılında 34 bin erken ölüme katkıda bulunduğunu ortaya koydu. Partikül madde (PM), atmosferde asılı duran küçük sıvı veya katı parçacık formundaki kirlilik anlamına geliyor. PM kirliliği parçacıkların boyutuna göre tanımlanıyor. PM2.5, 2.5 mikrometreden daha küçük partikülleri tanımlamak için kullanılıyor. İstanbul ve Ankara dahil olmak üzere Türkiye nüfusunun yüzde 60’ından fazlasını kapsayan 38 ilde, 2021 yılı boyunca yapılan hava ölçümleriyle elde edilen verilere göre, nüfusun maruz kaldığı PM 2.5 kirliliği ortalama 20.7 mikrogram. Bu miktar, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) belirlediği yıllık limit değerin 4 katından fazla kirlilik anlamına geliyor. Rapora dahil edilen şehirlerde her 100 bin erken ölümden 64’ünün havadaki PM 2.5 kirliliğine maruz kalmaktan kaynaklandığı tahmin ediliyor.

    Her yıl 26 bir hayat kurtarılabilirdi
    PM 2.5 kirliliğinden kaynaklı hava kirliliğine bağlı erken ölümler, cinayet sayıları ve trafik kazalarının neden olduğu ölüm riskiyle kıyaslandığında, tablonun vahameti daha net ortaya çıkıyor. Türkiye’de PM 2.5 kaynaklı hava kirliliğine bağlı erken ölüm riski, cinayet nedeniyle ölüm riskinden 24 kat daha fazla. Trafik kazaları nedeniyle ölüm oranlarıyla kıyaslandığında ise PM 2.5 kirliliğinden ölüm riskinin 7 kat daha fazla olduğu hesaplanıyor. Söz konusu şehirlerde PM 2.5 miktarı DSÖ limitlerini karşılıyor olsaydı, PM 2.5 kirliliğine atfedilen erken ölümlerin sayısı yüzde 75 oranında azaltılabilir böylece her yıl tahminen 26 bin hayat kurtarılabilirdi.

    En fazla erken ölüm İstanbul’da
    2021’de ölçüm yapılabilen iller arasında yüzde 49’la Iğdır artan erken ölüm riski açısından ilk sırada yer alıyor. İstanbul, 8 bin 895 can kaybıyla PM 2.5 kirliliğine bağlı en fazla erken ölümün olduğu şehir. Raporda elde edilen bulgular halkın sağlığını korumak için Türkiye’deki PM 2.5 kirliliği sorunuyla ilgili acilen harekete geçilmesi gerektiğini gösteriyor. Türkiye’de PM 2.5 kirliliği için yıllık ve 24 saatlik ortalama limit değerleri bir an önce tanımlanmalı. Ulusal limit değerler, asgari olarak, Avrupa Birliği tarafından kabul edilen seviyelerle uyumlu olmalı. Uzun vadede ise amaç, DSÖ limitleriyle uyumlu bir yönetmelik çıkarılması. Greenpeace Akdeniz, halk sağlığını koruyarak erken ölümlerin önüne geçecek ulusal limit değerlerinin belirlenmesinin ardından bu standartların ihlal edildiği bölgelerin ‘Koruma Bölgesi’ ilan edilmesini talep ediyor. ‘Koruma Bölgesi’ ilan edilen yerlerde kirletici endüstrilerin faaliyet durdurması veya kapatılması da dahil olmak üzere hava kalitesini iyileştirmek için ciddi önlemler alınması öngörülüyor.

    “En tehlikeli kirletici için limit değer belirlenmeli”
    Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Gökhan Ersoy, limit değerlerin belirlenmesinin erken ölümlerin önüne geçilmesine katkı sağlayacağını vurguladı. Ersoy; “Havamızı kirleten failleri aslında hepimiz biliyoruz ancak olağan şüpheliler ile olağan yöntemlerle mücadele etmekte yetersiz kalınıyor. Bugün gezegenin en tehlikeli kirleticisi PM 2.5 için bir limit değer belirleyerek, kirliliğin kronikleştiği yerler için yönetmeliğimizde yer alan koruma bölgesini hayata geçirebilir ve kirli endüstriler karşısında insanlarımıza temiz bir nefes alacak ve ortalama yaşam süresini uzatacak mavi gökyüzü fırsatını sunabiliriz.”

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu