YUKARI

Haberler

Eklenme Tarihi: 30 Haziran 2014

BM Sürdürülebilir Kalkınma Çözümler Ağı Türkiye, Boğaziçi Üniversitesi’nde kuruldu

  • Birleşmiş Milletler’in ulusal, yerel ve küresel ölçeklerde sürdürülebilir kalkınma sorunlarına çözüm bulmak amacıyla oluşturduğu Sürdürülebilir Kalkınma Çözümler Ağı (Sustainable Developments Solutions Network—SDSN) Boğaziçi Üniversitesi ile Türkiye’ye uzanıyor.

    27-28 Haziran’da Boğaziçi Üniversitesi’ndeki lansman toplantısının açılış konuşmasını yapan Birleşmiş Milletler SDSN Direktörü, Columbia Üniversitesi Yeryüzü Enstitüsü Başkanı Prof. Jeffrey Sachs “İklim değişimi Türkiye için ciddi bir politik risk” dedi.

    Birleşmiş Milletler’in ulusal, yerel ve küresel ölçeklerde sürdürülebilir kalkınma problemlerine, bilim dünyası, sivil toplum ve özel sektörün bilimsel ve teknik uzmanlığı ile çözüm bulmak amacıyla kurduğu Sürdürülebilir Kalkınma Çözümler Ağı’nın Türkiye programı Boğaziçi Üniversitesi’nde açıldı. SDSN Türkiye ağının kurulması için başvurular arasından bu göreve layık görülen Boğaziçi Üniversitesi, projenin yürütülmesi sürecinde Columbia Global Centers Turkey ile işbirliği yapıyor.

    SDSN Türkiye’nin açılışı dolayısıyla konunun uzmanları Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenlenen konferansta buluştu. Konferans açılışında konuşan SDSN Türkiye Onursal Başkanı Prof. Dr. Üstün Ergüder, küresel düşünüp yerel hareket etmenin önemine vurgu yaparak,  projenin temel amacının başarılı sürdürülebilir kalkınma çözümleri gerçekleştirmek ve bu konuda teknik uzmanlık sağlamak olduğunu ifade etti.

    Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu ise yaptığı konuşmada projenin Boğaziçi Üniversitesi’nin sosyal sorumluluk anlayışı ile uyumuna dikkat çekerek, “Küresel ölçekte sürdürülebilir kalkınmaya çok büyük önem veriyoruz. SDSN Türkiye ile amacımız özel sektörü, kamuyu ve STK’ları sürdürülebilir kalkınma bağlamında bir araya getirip paylaşım sağlamaktır.” dedi.

    Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı Direktörü Jeffrey Sachs ise açılış konuşmasında dünya nüfusunun ve ekonomik büyüklüğün geldiği nokta itibarıyla sorunların iyice karmaşık bir hal aldığını belirterek dünya ekonomisini ellerinde bulunduran çok uluslu şirketlerin sorunların çözümü için sorumluluk alması gerektiğini vurguladı. Birleşmiş Milletler’in SDSN’i kurma amacını toplumsal, ekolojik ve ekonomik açıdan kitlelerin yaşamını iyileştirmek olduğunu belirten Sachs “İnsan türü dünyaya geldiğinden beri dünyayı yok ediyor ama şu anda öncekilerle kıyaslanamaz oranda yok edici olduk. İnsanoğluna çevreyi, havayı, okyanusları değiştirebileceği 2000 yıl önce söylense hayal gibi gelirdi. Bu bilgi ve teknoloji devrimi bize zarar verebileceği gibi yararlı yönde de kullanılabilir. Örneğin 1977 yılında güneşle üretilen 1 watt’lık enerji 77 dolara mal olurken şimdi 74 sente mal oluyor.” dedi.

    Sachs, Suriye ve Anadolu’nun büyük kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu hatırlatarak Suriye’de yaşanan sorunların kuraklıkla da ilgili olduğuna dikkat çekti. “Krizleri ekolojik krizler olarak göremiyoruz. Bunu şiddet başladıktan sonra görmeye başlıyoruz.” diyen Sachs,  “Suriye’de 160 bin kişi hayatını kaybetti. Ama askeri bir yaklaşımla bu sorunu çözemeyiz. Gıda güvenliği, ekonomik kalkınma ve istihdam gibi çok daha temel konulara eğilerek bu sorunu çözmeliyiz.” diyerek ABD’nin artık askeri operasyonlarla bu krizleri çözülemeyeceğini anlaması gerektiğini ifade etti.

    İklim Değişimi Türkiye İçin Ciddi Tehdit

    Türkiye’nin ekolojik olarak riskli bir bölgede olduğunu ifade eden Sachs, “Türkiye, çok hassas ve kırılgan bir iklime sahip ve küresel iklim değişikliğinden de çok etkileniyor. Akdeniz’de büyük bir kuraklaşma yaşanacak, artık kışlar daha az yağışlı olurken yazlar da çok kurak geçiyor. 10 bin yıllık medeniyetlerin tarım faaliyetleri tehlike altında. Bozkır iklimi de daha istikrarsız hale gelecek. Türkiye iklim değişikliğini kendisi için çok temel bir konu olarak algılamalı.” dedi.

    Çin ve ABD’nin gezegenimiz için temel karar verici konumunda olduğunu belirten Sachs ancak bu ülkelerin işbirliği içine girmeyi reddettiğini, Türkiye gibi ülkelerin bu ülkeleri teşvik etmesi gerektiğini vurguladı. Eylül 2014’te sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin belirleneceğini söyleyen Sachs, insanlığın kaderi sadece diplomatlara bırakılmamalı ve siyasilerin bu işi ciddiye almalarını sağlamalıyız dedi.

Çocuklar İçin

Keşfet ? Öyküler Kitap Kurdu