29.09.2010 NTVMSNBC
Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı'nın balıkçılığın anayasası sayılan sirkülerde değişiklik yapması, İstanbul Boğazı'nın değerini bilenleri harekete geçirdi. Balık yemeyi ve İstanbul Boğazı'nı seviyorsanız...
Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı'nın balıkçılığın anayasası sayılan sirkülerde değişiklik yapması, balık sevdalılarını ve İstanbul Boğazı'nın değerini bilenleri endişelendirdi. Çünkü bu değişiklikle İstanbul Boğazı'na giren balığın yatak yaptığı koylar trol ve gırgırla avlanan balıkçıya açıldı. Uzmanlar bu durumun Boğaz'daki tüm doğal dengeyi bozacağı görüşünde... Çünkü trol ve gırgır avıyla Marmara'ya girecek balığın sayısı azalacak. Peki bu azalma nelere sebep olacak?
Marmara'nın dengesi Boğazlar'dan girip çıkan balıklarla korunuyor. Eğer yeterince balık Marmara'ya akmazsa, normal koşullarda balığın besini olan planktonlar aşırı çoğalıyorlar ve bu çoğalma neticesinde de denizin yüzeyinde müsilaj denilen (kay kay da deniliyor) jelimsi bir madde oluşuyor. Bu madde denizlerimizin sağlığı adına muazzam zararlı bir madde!
"Ah aahhh bir zamanlar İstanbul Boğazı çok güzeldi, balıklarla doluydu ama artık yok" demek yerine sahip olduğumuz zenginlikleri korumak isteyenler bu durum karşısında kolları sıvadı. Slow Food, Fikir Sahibi Damaklar Konvinyumu, TÜDAV, Greenpeace bu gidişe "dur" diyenler arasında...
Fikir Sahibi Damaklar grubununu lideri Defne Koryürek, bu konuda bir de imza metni hazırladı...
İşte metinde yazanlar:
Sayın Yetkili!
Bizler Türkiye balıkçılık sektörünün büyük çoğunluğu olan geleneksel kıyı balıkçılarıyla kader birliği yapmış İstanbullular'ız.
Geçen yıllarda Marmara'daki balık varlığını ve avcılığını ciddi boyutlarda ve olumsuz etkileyen, balıkçıların kaykay-salya-lez olarak adlandırdıkları müsilajın giderilme imkanlarını belirlemek amacıyla, Bakanlık yerli ve yabancı bilim adamlarından oluşturulan bir heyet toplamış ve bu heyet de bir rapor hazırlanmıştı.
Yerli ve yabancı bilimadamlarınca yapılan bu araştırmalar neticesinde, Marmara'yı etkileyen salya (kaykay-lez) adı verilen müsilajın giderilebilmesi için, Marmara'ya balık geçişinin engellenmemesi şiddetle tavsiye edilmekteydi.
Oysa avlanma sezonu başlama tahrihinden önce 21/8/2008 tarihli ve 26974 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan, 2/1 Numaralı Ticari Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliğ’in, “çevirme ağlarına ilişkin yasaklar” başlıklı 12'nci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendinde yer alan "trafik ayırım düzeni" ibaresi, "trafik ayırım şeridi" olarak; "Paşabahçe Feneri (41° 06’ 57" N - 29° 05’ 23" E)" ibaresi, "Çubuklu Kozaltı Burnu (41°06,599’ N - 29°04,973’ E)" olarak değiştirildi!
Bu durumda öğrenmek istediğimiz:
1- İstanbul Boğazı gırgır avcılığına aslen kapalı iken ve yukarıda anılan bilim adamı raporları da önümüzde durmaktayken, niçin ve hangi "daha güçlü gerekçe"yle Çubuklu önlerine kadar uzanan alan gırgır avcılığına açılmıştır?
2- Madem bilim adamlarının vardıkları sonuçlar ve tavsiyeler değerlendirilmeyecek, tebliğde yapılan değişikliklerde kaale dahi alınmayacak ve hatta tam tersi uygulamalara gidilecekti.. sormak ve öğrenmek isteriz, bu raporun hazırlanmasına devlet kesesinden ayrılan bütçe neydi?
3- Marmara'daki müsilajın en çok gırgırları etkilediği gerçeğinden hareketle, doğal olarak en çok gırgırları, dolaylı olarak da diğer balıkçıları ve tabii balık stoklarını korumak maksadıyla, yukarıda adı anılan ve bugüne kadar değerlendirilmediyse de, bundan sonra değerlendirilmesi yerinde olacak bu bilimsel raporların çerçevesinde değişiklikler yapılması düşünülmekte midir?
Bir İstanbullu olarak, gırgır avcılığına açılan Boğaz'ın balık varlığının devamlılığı için sakıncalı olabileceği kanaatiyle, bu yanlış uygulamadan en kısa zamanda dönülmesini ve sözkonusu rapor doğrultusunda Boğaz'ın gırgır avcılığına tamamen kapatılmasını arz ederim.
Saygılarımla.
Haberin sayfasına ulaşmak için tıklayın
COP29, iklim krizine karşı verilen sözlerin ötesine geçip, bu taahhütlerin nasıl finanse ve için...
Kara Rapor 2024’e göre, Türkiye’de nüfusun %92’sinden fazlası Dünya Sağlık Örgütü standartlarının...
2040'a kadar sera gazı emisyonlarını %90 azaltmayı hedefleyen AB, iklim değişikliğiyle küresel öncü...
Erasmus AI, iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlamak amacıyla geliştirilen ve bu alanda ilk...
İklim dengesi için okyanus akıntısının çöküş riskini azaltmak adına karbon salımını azaltmalı,...
Japonya'nın en yüksek zirvesi Fuji Dağı, iklim değişikliğinin etkisiyle bu yıl karla kaplanmadan en...
Araştırmalara göre, 2023’te kara ekosistemleri neredeyse hiç karbon emmedi ve bu çöküş, küresel çok...
TSKB, depremden etkilenen firmaların yeşil yatırımlarını desteklemek...
TSKB, Hollanda merkezli bağımsız veri şirketi Equileap tarafından yer...
Çevre için 5 basit öneri
Çevreci yaklaşımlar sayesinde dünyanın daha iyi bir yer halini alması mümkün.
Daha iyi bir dünya için yapay zekâ
Çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakabilmek için teknolojiden nasıl yararlanırız?
Enerji Verimliliği
Enerji verimliliği projelerini destekleyerek dünyanın geleceğine yatırım yapıyoruz.
Kutup ayılarının nesli tükeniyor mu?
Kuzey Kutbu'nda deniz buzlarının hızla erimesi, kutup ayılarının neslinin 80 yıl içinde tükenmesine yol açabilir.
"cevreciyiz.com Türkiye’nin sürdürülebilir bankası TSKB tarafından desteklenmektedir. "
Copyright © 2013