14.06.2009 Radikal
Denizcilik Müsteşarlığı, armatör Kahraman Sadıkoğlu'nun Göcek koylarına yerleştirdiği 'denizkondusu'na, 'gemi statüsü' vermek için, mevzuatı birkez daha zorladı.
Marmaris Limanı'na bağlı ‘My Fantasy’ adlı ‘denizkondu’, bu kez ‘Sergi Gösteri Gemisi’ yapıldı.
Sadıkoğlu, 800 metrekarelik dubleks daire şeklindeki, yüzme havuzu, saunası, spor salonu bulunan yüzer evine, 10 yıl önce ‘barge-yatch’ (Duba-yat) adı altında tonilato belgesi aldı ve yüzer evi bir ‘denizkondu’ şeklinde Sarsala Koyu'na yerleştirdi. Yüzer evin, Sarsala Koyu'nu işgal etmesine Çevre ve Orman Bakanlığı ile Denizcilik Müsteşarlığı yıllarca bir işlem yapmadı. ‘Denizkondu’, Sarsala'da demirleyip halatlarla kıyıya bağlanan özel bir villa haline geldi. Üstelik ‘barge’ (duba) olarak tonilato belgesi aldığı için hiçbir vergi ödenmeden ve denize elverişlilik belgesi çıkarılmadan koy işgaline devam etti.
Yıllar içinde tepkilerin giderek artması üzerine Muğla Valiliği, Denizcilik Müsteşarlığı'na bu durumun ne olacağını sormaya başladı. Resmi makamların harekete geçmesi ve tepkilerin iyice yoğunlaşması üzerine, Sadıkoğlu, Denizcilik Müsteşarlığı nezdinde yüzer ev için, yeni bir formül arayışına girdi. Bulunan formülle uluslararası sefer yapan gemilerle ilgili bir sözleşmeye dayanılarak, ‘denizkondu’. 16 Ekim 2008 tarihinde gemi tasdiknamesinde ‘Sergi Gösteri Gemisi’ olarak yer aldı. Sadıkoğlu, geçen ay yüzer evini Sarsala Koyu'ndan Göcek Adası'na taşıdı. Burayı terk etmemek için ‘Makine arızası var, parça bekliyoruz’ gerekçesi öne sürüldü. Yüzer ev, son olarak Mopak İskelesi'ne bağlandı.
Denizcilik çevreleri bu yüzer evin gemi ile ilgisi bulunmadığına, Göcek koylarından çıkıp herhangi bir yere gitme kabiliyeti dahi olmadığına dikkat çekti. Denizcilik Müsteşarlığı'nın yaptığı testlerde de yüzer evin çift makinayla saatte ancak üç mil yapabildiği ortaya çıktı.
Müsteşarlık savunuyor
Denizcilik Müsteşarlığı İzmir Bölge Müdürlüğü yetkilileri, yüzer ev ‘My Fantasy'ye verdikleri yeni statüyü savundu. Bugüne kadar farklı isimlerle adlandırılan yüzer evin, artık gemi statüsüne kavuştuğunu kaydeden yetkililer, bundan sonra bütün gemilere uygulanan prosedürün ‘My Fantasy’ için de geçerli olacağını belirtti.
Kanunlara göre daha önce cezai yaptırım uygulanamadığını, şimdi böyle bir şans doğduğunu bildiren yetkililer, “Süreç başladı. My Fantasy'ye karaya çıkması ve sörvey yaptırıp denize elverişlilik belgesi alması için gerekli işlemleri yapması tebliğ edildi. Kendileri de Göcek Adası'ndan ayrılacaklarını, ancak bazı eksiklikleri bulunduğunu söylediler. Durumu Muğla Valiliği'ne de bildirdik” dedi.
Tepki gösterenler ne diyor?
TÜRKİYE kıyılarının envanterini hazırlayarak Didim- Antalya arasındaki koyların tahribatını ortaya koyan, Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi Üyesi Arif Yılmaz, ‘My Fantasy’ adlı yüzer eve sıcak bakmadıklarını söyledi. Arif Yılmaz şunları söyledi: “Bugün yatların hepsi birer yüzer ev. Denizde yaşamak isteyen insanın, böyle bir duba alıp, üzerine de ev kondurup yaşamasına ne gerek var? Bu denizcilerin durumunu suistimal etmektir. Günümüz teknolojisinde, yatlar evden daha mükemmel. Eğer bir insanın deniz kültürü varsa, alır bir tekne yaşar. Sadun Boro yıllardır böyle yaşıyor.” ‘My Fantasy'e, gerekli prosedürlerin uygulanması için gemi statüsü verilmesini de inandırıcı bulmadığını kaydeden Yılmaz, “Biz kıyıların işgali konusunda otellerle, restoranlarla mücadele ederken, deniz camiasında böyle örnekler çıkması hepimizi üzüyor. Göcek koylarında sadece My Fantasy de değil, bağlandığı yerden ayrılmayan bir sürü tekne var. En azından bunlara, ‘Bu kadar süredir buradasın. Pis su ve tuvalet tanklarını ne yaptın?’ diye soran yok. Özellikle böyle, bir koydan günlerce hatta aylarca ayrılmayanların, yani gerçek denizcileri suiistimal edenlerin, çok iyi saptanması lazım” diye konuştu.
Muğla Çevre Gönüllüleri Onursal Başkanı Filiz Ersan da ‘My Fantasy'nin durumunun kötü örnek teşkil ettiğini belirterek, “Burada bir koy işgali ve kanun ihlali var. Göcek'te çevreyi yok edecek, sürdürülebilir turizmi öldürecek bir örnek. Bunun çözümü Çevre ve Orman Bakanlığı'na düşüyor. Ankara'ya düşüyor yani. Bakanı göreve davet ediyoruz. Biz sayın bakandan gerek kara gerek deniz olsun, çevre konusunda destek bekliyoruz” dedi. (dha)
Haberin sayfasına ulaşmak için tıklayın
COP29, iklim krizine karşı verilen sözlerin ötesine geçip, bu taahhütlerin nasıl finanse ve için...
Kara Rapor 2024’e göre, Türkiye’de nüfusun %92’sinden fazlası Dünya Sağlık Örgütü standartlarının...
2040'a kadar sera gazı emisyonlarını %90 azaltmayı hedefleyen AB, iklim değişikliğiyle küresel öncü...
Erasmus AI, iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlamak amacıyla geliştirilen ve bu alanda ilk...
İklim dengesi için okyanus akıntısının çöküş riskini azaltmak adına karbon salımını azaltmalı,...
Japonya'nın en yüksek zirvesi Fuji Dağı, iklim değişikliğinin etkisiyle bu yıl karla kaplanmadan en...
Araştırmalara göre, 2023’te kara ekosistemleri neredeyse hiç karbon emmedi ve bu çöküş, küresel çok...
TSKB, depremden etkilenen firmaların yeşil yatırımlarını desteklemek...
TSKB, Hollanda merkezli bağımsız veri şirketi Equileap tarafından yer...
Çevre için 5 basit öneri
Çevreci yaklaşımlar sayesinde dünyanın daha iyi bir yer halini alması mümkün.
Daha iyi bir dünya için yapay zekâ
Çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakabilmek için teknolojiden nasıl yararlanırız?
Enerji Verimliliği
Enerji verimliliği projelerini destekleyerek dünyanın geleceğine yatırım yapıyoruz.
Kutup ayılarının nesli tükeniyor mu?
Kuzey Kutbu'nda deniz buzlarının hızla erimesi, kutup ayılarının neslinin 80 yıl içinde tükenmesine yol açabilir.
"cevreciyiz.com Türkiye’nin sürdürülebilir bankası TSKB tarafından desteklenmektedir. "
Copyright © 2013