11 Temmuz 2011 Ntvmsnbc
Uzmanlar bitki casuslarının yarattığı tehlikelere dikkat çekiyorlar...
Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Botanik Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Atabay Düzenli, bitki kaçakçılığıyla Türkiye'nin milyarlarca dolar zarara uğratıldığını belirterek, ''Yıllardır süregelen bu kaçakçılığa karşı önlem alınmaması bitki casuslarının adeta iştahını kabartıyor. İzinsiz bitki toplamanın önüne geçmek için yeni kurallar ve yaptırımlar olmalı'' dedi.
Prof. Dr. Düzenli, Türkiye'de dünyanın hiçbir yerinde olmayan 3 bin 500 endemik bitki bulunduğunu, bu bitkilerin yıllardır çeşitli yöntemlerle kaçırıldığını, ardından yurt dışındaki laboratuvarlarda, gen bankalarında değerlendirildiğini, genetik haritalarının çıkarıldığını savundu.
Dünyada sadece bir bölgede yetişen bir bitkiden örnek alınıp genlerinin çözülebildiğini ifade eden Düzenli, kaçırılarak gen haritası çıkarılan bir bitki ile ilgili ilaçlar üretmenin, o bitkiyi ortadan kaldıracak virusler geliştirmenin ve yine o bitkinin genlerine başka genler de monte ederek o bölgedeki başka bitki türlerini ortadan kaldırmanın da mümkün olduğunu'' anlattı.
Düzenli, ''Yani bir bitkiyi 'canavar bitki' haline getirmek şu anki teknoloji ile çok kolay. Genleri çözülmüş bitkiler tekrar bir tarlaya ekildiğinde içeriğindeki genetik değişim yüzünden o bölgedeki bitki örtüsünü yok etmekte ve o bölgedeki diğer bitki örtüsünü belirli böcek türlerine veya mantar türlerine zayıf hale getirebilmektedir'' dedi.
Her yaz mevsiminde bitki casusluğun arttığını, bununla ilgili birçok haberin medyada görülebileceğini anlatan Düzenli, ''Kaçakçılar akla hayale gelmedik yöntemlere başvururken daha çok da turist kimliğini kullanıyorlar. Turist kimliği adı altında dağlarımıza yaylalarımıza gezmeye gelen şahıslar aslında birer bitki kaçakçısıdır'' diye konuştu.
Düzenli, Rize Turizm Müdürlüğü;nün verilerine göre, Rize'ye gelen turistlerin ülkelere göre dağılımları incelendiğinde, İsraillilerin artışının dikkat çekici olduğunu belirterek, şunları kaydetti: ''Yerli halk ve yaylacılık yapan insanlar bu konularda bilgi sahibi olmadığından, 'turist' dediğimiz kişiler bu insanlara iyi niyetle yanaşıp, çiçeklerin ve bitkilerin yerlerini rahatlıkla öğrenebiliyorlar. Çoğu ülkede bitki kaçakçılığına karşı sıkı önlem alınıp, bitkilerin yoğunlukta olduğu bölgelerde giriş ve çıkışlar kontrol edilirken ülkemizde hiçbir denetimin olmamasıcasusların işine yarıyor.'' BİTKİ TÜRLERİMİZİ YAĞMALIYORLAR Düzenli, sadece Kaçkar Dağları değil, Toroslardan Cudi dağına kadar Türkiye;nin neredeyse tamamının bu tehlikeyle karşı karşıya olduğunu savunarak, ''Dağlarımız, ovalarımız, yaylalarımız adeta sebil olmuş. Doğa turları gibi çeşitli adlar altında yabancılar bitki türlerimizi yağmalıyor. Tabii işin içinde uluslar arası ilaç firmaları da var'' dedi.
Türkiye'nin coğrafi konumu nedeniyle siyasal alanda olduğu gibi, canlı türleriyle de yabancıların ilgisini çektiğini belirten Düzenli, ''Vaktiyle Bergama'daki koskoca Zeus Sunağı'nı aşırmayı başaran Avrupalılar, fırsat buldukça canlı türlerimize de aynı aç gözlülükle yaklaşmaktadır. Bunu yaparken de Türkiye;deki yasal boşluklardan ya da ilgisizlikten yararlanıyorlar'' diye konuştu.
Düzenli, Türkiye'de bulunan ve dünyanın hiçbir yerinde olmayan 3500 endemik bitkinin kaçırıldığını, bazı Türk bilim adamı meslektaşlarının da farkında olmadan casuslarla işbirliği yaptığını, kaçakçıların, yurt dışına eğitim için giden öğrencileri bile kullanarak çok özel bitki materyallerini ele geçirdiklerini kaydetti.
Kaçakçıların turist gibi gelerek doğa turları ya da kamplarda topladıkları bitkileri kargo yoluyla ülkelerine gönderdiklerini vurgulayan Düzenli, kara yoluyla gelen bitki ajanlarının ise araçlarına özel bölmeler yaptırdıklarını ileri sürdü.
Düzenli, Türkiye ilaç ve kozmetik ürünlerinin hammaddesi olan 4 bine yakın endemik bitki türü ile endemik olmayan çok sayıda bitkinin gen merkezi olmasının kaçakçıların iştahını kabarttığını kaydetti. ÖNERİLER Düzenli, izinsiz bitki toplamanın önüne geçmek için yeni kurallar ve yaptırımlar olması gerektiğini savunarak, şöyle devam etti: ''Öncelikle bilimsel araştırma yapan yabancı bilim adamları, bunun için öncelikle ilgili birimlerden izin almalı. Botanik dergileri için editöryal olarak bir kural konulmalı. Nasıl bir yayında ortak yazar olan kişilerden imza ya da onay alınıyorsa aynı şekilde yayında geçen bitki örneklerinin izinli toplandığına dair belge de yayın öncesi editöre sunulmalı. Bence asıl böylece bu izinsiz toplamaların önüne geçilebilir.
Türk botanikçiler, dergilerde çıkan ve Türkiye'den izinsiz toplanmış örneklerle yapılan yayınları, ''editöre mektup'' formatında afişe etmeli. Üstelik bu dergi makalelerini delil olarak kullanıp, bu kişilerin Türkiye'ye girişleri veto edilebilir. Teknolojinin son derece geliştiği günümüzde bu kişilerin bir daha ülkeye girişini kontrol etmek artık çok güç olmasa gerek.''
Haberin detayına ulaşmak için tıklayınız
COP29, iklim krizine karşı verilen sözlerin ötesine geçip, bu taahhütlerin nasıl finanse ve için...
Kara Rapor 2024’e göre, Türkiye’de nüfusun %92’sinden fazlası Dünya Sağlık Örgütü standartlarının...
2040'a kadar sera gazı emisyonlarını %90 azaltmayı hedefleyen AB, iklim değişikliğiyle küresel öncü...
Erasmus AI, iklim değişikliğiyle mücadeleye katkı sağlamak amacıyla geliştirilen ve bu alanda ilk...
İklim dengesi için okyanus akıntısının çöküş riskini azaltmak adına karbon salımını azaltmalı,...
Japonya'nın en yüksek zirvesi Fuji Dağı, iklim değişikliğinin etkisiyle bu yıl karla kaplanmadan en...
Araştırmalara göre, 2023’te kara ekosistemleri neredeyse hiç karbon emmedi ve bu çöküş, küresel çok...
TSKB, depremden etkilenen firmaların yeşil yatırımlarını desteklemek...
TSKB, Hollanda merkezli bağımsız veri şirketi Equileap tarafından yer...
Çevre için 5 basit öneri
Çevreci yaklaşımlar sayesinde dünyanın daha iyi bir yer halini alması mümkün.
Daha iyi bir dünya için yapay zekâ
Çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakabilmek için teknolojiden nasıl yararlanırız?
Enerji Verimliliği
Enerji verimliliği projelerini destekleyerek dünyanın geleceğine yatırım yapıyoruz.
Kutup ayılarının nesli tükeniyor mu?
Kuzey Kutbu'nda deniz buzlarının hızla erimesi, kutup ayılarının neslinin 80 yıl içinde tükenmesine yol açabilir.
"cevreciyiz.com Türkiye’nin sürdürülebilir bankası TSKB tarafından desteklenmektedir. "
Copyright © 2013