Yeşil masalar verimli çalışanlar

• Yaz bitiyor, tatilden dönüşler başladı. Tatilde kazandığınız enerjiyi ofise taşımak ve ofis verimliliğinizi artırmak için bir önerimiz var.

  Yeşil bir çevrenin suç oranını azaltma konusunda olumlu etki yapabileceğini daha önce incelemiştik. Bitkilerin insanlar üzerine etkisiyle ilgili olarak yapılan yeni araştırmalar, yeşil bir masanın verimliliğimizi nasıl artıracağı hakkında fikirler veriyor.
  
  
  
  Norveçli akademisyenler liderliğinde farklı yıllarda yapılan iki araştırmada masa bitkilerinin verimliliğe etkisi inceleniyor. Araştırmacılar, katılımcıların dikkatlerini ölçecekleri bir sınav hazırlıyor. Buna göre katılımcılardan bilgisayar ekranına gelen farklı cümlelerin son kelimesini hatırlamaları isteniyor.
  
  
  2011’de yayımlanan ilk araştırmada, katılımcıların bir kısmı bu görevi etrafı boş, basit bir ahşap masada yapıyor. Diğer katılımcıların bilgisayarıysa etrafında ofis çiçekleri ve süs bitkileri bulunan bir masa üzerinde duruyor. Sonuçlara göre, etrafında bitki olan masadaki katılımcılar daha başarılı oluyor.
  
  
  Geçtiğimiz yaz yayımlanan diğer araştırmada ise biraz farklı şartlara rağmen yine benzer sonuçlara ulaşılıyor. Masasında bitki olan katılımcılar, masası boş olanlara göre daha iyi sonuçlar gösteriyor. Buna ek olarak, masasında bitki olan ve aynı zamanda manzaralı bir penceresi olan katılımcılar daha da iyi sonuçlara ulaşıyor. Araştırmacılar, ofis bitkilerinin çalışanların odaklanmasını sağlamak için kolay ve uygun maliyetli bir çözüm olarak kullanılabileceğini belirtiyor. 
  
  Parkta yapılan kısa yürüyüşlerin kişinin odaklanmasına yardımcı olduğu, yeşil bir manzaranın hastaların morallerine iyi geldiği, yolda kısa bir anlığına bile ağaç görmenin sürücülerdeki sollama isteğini azalttığı gibi araştırma sonuçlarına bir de yeşilin ofis verimliliğine olumlu etkisi eklenince; insan düşünmeden edemiyor. Bunun sebebi ne? Doğada olmak veya doğanın bir parçasını izlemek bize neden iyi geliyor? Fast Company’ye göre bu konuda pek çok teori var fakat araştırmaların büyük kısmı Michigan Üniversitesi psikologlarından Rachel ve Stephen Kaplan’ın “dikkat yenileme teorisi”ne atıfta bulunuyor.
  
  
  Dikkat yenileme teorisinin temeli, beynimizin doğrudan dikkat gerektiren görevler için çok enerji harcamasına dayanıyor. Bu zihinsel yorgunluğu aşmanın tek yolu, doğrudan dikkate bir ara vermek. Ara vermenin yolu uykudan geçiyor fakat günün önemli bir kısmında uyanık olduğumuz düşünülürse, ofiste, okulda veya evdeyken de ara vermenin bir yolunu bulmamız gerekiyor. İşte bunun için düşüncelerimizi çaba gerektirmeyen alanlara kaydırıp doğrudan dikkatimizi tazeliyoruz. Doğa da dikkatimizin bu şekilde dağılıp yeniden toplanması imkanını sunuyor.
  
  

  Bitirmeden önce plaza çalışanlarının bitkilerle ilişkisi ve bu ilişkinin verimliliklerine etkisiyle ilgili birkaç veri de paylaşalım: Pencereleri yeşilliğe bakan çalışanlar, pencereleri diğer binalara veya kaldırıma bakan çalışanlara göre kendilerini “daha memnun” olarak adlandırıyor. Penceresiz ofislerde çalışanlar, duvarlarına doğa temalı resimler asmaya meyilli oluyor. Yine bu gurubun ofiste bitki yetiştirme oranı da daha yüksek. 
  
  
  Masanızda yapacağınız minik değişikliklerin verimliliğinize nasıl yansıyacağıyla ilgili daha fazla bilgi almak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.